Etik İlkeler Özlük Hakları
TRABZON ŞEHİR PLANCILARI ODASI BAŞKANI ERCAN ŞEN, HEM KENTİN KRONİKLEŞEN SORUNLARINA DİKKAT ÇEKTİ HEM DE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SUNDU.
BASIN AÇIKLAMALARI
Yayına Giriş Tarihi
2020-08-04
Güncellenme Zamanı
2020-08-04 11:11:59
Yayınlayan Birim
TRABZON


Trabzon Şehir Plancıları Odası Başkanı Ercan Şen, hem kentin kronikleşen sorunlarına dikkat çekti hem de çözüm önerileri sundu. Özellikle ulaşım alanında yaşanan sorunlara dikkati çeken Başkan Şen, Ulaşım Master Planı‘nın önemini vurguladı. Kentte zaman zaman tartışmalara yol açan hafif raylı sistem hakkındaki görüşlerini dile getiren Başkan Şen, metrobüs tarzı bir sistemin kent için daha uygun olduğunu savundu. İşte Başkan Şen‘in sorularımıza verdiği cevaplar...

Günebakış: Şehir Plancıları Odası olarak sizce Trabzon‘un en önemli sorunları neler?

Ercan Şen: Bizim meslek alanımız nerdeyse kentteki tüm sorunların yüzde doksanıyla alakalı bir meslek alanı. Sokakta dolaştığınız mekanlardan tutunda yaşadığınız alanlara kadar, okula gittiğiniz mekandan dinlenmek için oturduğunuz parka kadar bütün her şey kent planlama ve şehir planlamanın ilgilendiği alanlar. Taşkınlar, kıyılar, kent ve kırsalda aynı şekilde bizimle ilgili. Trabzon‘daki birçok şey sorun gözüküyor. Tabii bu son yıllarda arttı. Bizim kentimizin makro formu dediğimiz oluşumuyla alakalı biraz. Kentle ilgili benden başka insanlara sorduğunuzda da ilk cevap verilecek şey ulaşım sorunu şu anda. Ciddi bir ulaşım sorunu var. Tabii ki ulaşım bizim için ana başlık biz ulaşım sorunları diyoruz ama bunun içinde bir sürü alt başlıklar var. En son yapılan dolmuş modernizasyonu da bu ulaşım sorununun içerisinde, toplu taşımada bunun içerisinde yaya yolları da otopark sorunu da bu ana başlığın içinde. Baktığınız zaman sıklıkla söylenilen hafif raylı sistem de ulaşım sorununun içerisinde ama kentte algılanan bir şey var ki insanlar bir yere ulaşmakta problem yaşıyorlar hem zamansal problem yaşıyorlar hem konforla alakalı bir problemleri var. Açıkçası insanların bir noktadan bir noktaya hareket etmelerinde sıkıntı var. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki artık bizim için zaman çok önemli. Zamanı da trafik ve benzeri yerlerde geçirmek istemiyor insanlar. Bir de şöyle düşünmek lazım çağdaş medeni toplumunda bir gereği ulaşım sorunlarını çözmüş olmak. Bizde toplu taşıma çok kullanılan bir ulaşım alternatifi değil biz dolmuşları sıklıkla kullanıyoruz. Çoğu arkadaş dolmuşların da toplu taşıma olduğunu söylüyor ama yarı toplu taşıma diyebiliriz. Kamu yararına çalışan bir meslek grubu ama toplu taşıma değil biz toplu taşımaya daha çok toplu taşımaya otobüs ve benzeri, hafif raylı sistem, metro, metrobüslere toplu taşıma diyoruz sistemleri belli olan, hareket saatleri belli olan taşıma kapasitesi daha fazla olan sistemlere diyoruz.

Günebakış: Trabzon‘un toplu taşıma sistemi nasıl?


Ercan Şen: Trabzon‘da böyle bir toplu taşıma sistemi yok. Otobüs üzerinden devam ediyor sistem ama otobüslerde de bir problem var. Kalkış, gidiş bekleme sürelerinde ve güzergahlarında problemler var. İnsanlara yürüme mesafesinde olan bir kentiz‘ diyoruz. Bunun anlamı şu bulunduğunuz noktadan 15 dakikaya da yarım saatte yürüyerek hem doğu hem batı istikametinde bazı yerlere ulaşabiliyorsunuz çünkü bir birey olarak belli bir yaşa gelmiş insanlar yaklaşık 1-4 kilometreyi yarım saatte yürüye biliyorlar ama baktığınız zaman aslında biz yürüme mesafesinde bir kentiz, aslında taşıt da kullanmadan bir yerlere hareket edebiliyoruz. O imkanları sağlayacak bir ulaşım sistemimiz yok bizim. Yollarımızda da problemlerimiz var karayollarımızda. Dolmuşlarda bunun içine katılınca ve özel "Ciddi bir ulaşım sorunu var.  sistemi mi önerecek? bunların güzergahlarını, depolanma yerlerini, kaç kişiyi taşıyacağını, her şeyi veren bilimsel bir çalışma en son 1995 yılında Trabzon‘da yapılmış. Yaklaşık 20- 25 yıldır böyle bir çalışma yok.


Günebakış: Böyle bir çalışma Trabzon‘a nasıl katkı sağlar? Sizden dinleyelim.

Ercan Şen: Bu çalışmanın önemi çok. Sadece ulaşımı değil kentteki diğer mekanların ulaşımını da kolaylaştıracak. Siz konut alanı düzenliyorsanız veya bir ticari alan düzenliyorsanız ya da bir çalışma, bir sanayi alanı düzenliyorsanız ona nasıl ulaşacağınızı Ulaşım Master Planı yani Ulaşım Ana Planı‘nda olması gerekiyor. Yayaların bile hangi güzergâhla kentte dolaşacağı nerelerden gidip geleceği ya da bu açık yaya alanları dediğimiz şeylerin nasıl düzenleneceğini hep o belge düzenliyor. Onun yapılması gerekiyor, en başta da dediğim gibi ulaşım sorunu bizim kentin başlıca sorunlarından bir tanesi yıllardır öyleymiş bundan 20-30 belkide 50 yıl önce sahil devlet yolumuz varmış. Bu sahil yolunu dolguyla denize doğru kaydırmış ikinci bir sahil yolu gerçekleştirmişiz o sahil yolu da çözüm olmamış, Tanjant yolunu yapmışız. Tanjant yolu da bu sefer çözüm olmamış bu sefer Kanuni Bulvarını yapmaya başladık. Şimdi Kanuni Bulvarı ‘da ciddi sorunlu bir yol çünkü kentin içerisinden geçen kentin yapısını dokusunu çok bozan bir hız yoluna döndü aslında kent içi yol değil yolun türü de değişti. Büyük ihtimalle de Kanuni Bulvarı da bu sorunu çözmeyecek. Bu dediğim çalışma yapılmadığı için toplu taşımaya bir entegre olmadığı için biz hep şahsi kullanımlı araçlara yol hazırlıyoruz. Herkesin bireysel olarak kullanabildiği bir araçla gidebildiği bir yol izliyoruz Kanuni Bulvarı da öyleydi, Tanjant ‘ta öyle ondan öncekilerde öyle hepsi özel araç kullanımına yönelik yollar.

Günebakış: Ulaşım sorunu sizce nasıl çözülür?

Ercan Şen: Şimdi sıklıkla Güney Çevre Yolu diyoruz. Güney Çevre Yolunun bir şekilde projelendirilmesi düşünülmesi, geleceğe yönelik kafalarda bir soru işareti olması veya şimdiden bununla ilgili hazırlıklara başlamak lazım. Belki de ileride o da bu sorunu çözmeyecek az önce bahsettiğim o bilimsel çalışma yapılmadığı için neyin bu soruna ilaç olacağını bizde bilmiyoruz. Önce o sorunu tespit edip onun üzerinden çözüm "10 yıldır bunu söylüyorum son yıllarda benden başka meslek odaları da bunu söylemeye başladı. Bu kent için ulaşım ana planı dediğimiz bir plan yapılması gerekiyor. Bu Ulaşım Ana Planı denen şey hangi ulaşım türlerini kullanılacağı, bu kentte nasıl bir ulaşım yapısının olacağını gösteren bir bilimsel akademik çalışma. Aslında tüm verilerin toplandığı bir çalışma. Mesela Trabzon içerisinde hareket eden insan sayısını bilmiyoruz, dolmuşu kullanan sayısını bilmiyoruz. Belki bu çalışmalarda belediye tarafından yapılmış olanlar var ama bu söylediğim her şeyin içine dahil olduğu bilimsel bir çalışma. Bu ne verecek? Size kentte kullanacağınız ulaşım sistemini verecek. Toplu taşımamı mı, yoksa dolmuş sistemi iyidir ya da çok daha farklı hafif raylı sistem mi. " kullanmıyoruz hiç düşünülmüyor deniz yoluyla ilgili şeyler en azından yolcu taşımacılığı Karadeniz gibi bir deniz de zor deniyor hava şartlarından ama belki ulaşım açısından katkı koyabilecek şeyler olabilir. Bizim Yomra‘da bir limanımız var esas limanımız yük limanı olarak kullanılıyor yolcu limanı olarak değil. Trabzon eskiden liman ve ticaret kentiymiş eskiden dolayısıyla o liman çok büyük bir liman, geçmişli olan bir liman ama Yomra‘daki limanda ikinci alternatif liman gözüküyor. Akçaabat‘ta küçük bir limanımız var. Yani böyle 3-5 tane ilçemiz aslında kendi arasında deniz trafiği ile ulaşılabilecek kapasiteyi verebiliyor tabi bu biraz o denizin şartlarına da bağlı. Karadeniz gibi bir yerde bir anda hava değişebiliyor. Bu durumlarda gemi hareketlerinin de ona göre dizayn edilmesi gerekebiliyor. Bu biraz üzerinde çalışılması gereken bir konu ama sadece karayolunu düşündüğümüz için biz kentte maalesef birçok sorun yaşıyoruz.

Günebakış: Sizce şehrin trafiğini hangi sistem rahatlatır?

Ercan Şen: Fikir geliştirmek için konuşurken hep hafif raylı sistemden bahsediliyor. Hafif raylı sistemi yapabilmemiz için doruk saatler dediğimiz sabah sekiz herkesin işe gittiği akşam beş herkesin işten döndüğü saatlerde ya da gündüz on iki bir gibi insanların hareket ettiği saatlerde insanların yolculuk ettiği doruk saatlerde tek seferlik yolcu sayısının 7 bin kişi olması gerekiyor tramvay kullanırsanız. Hafif raylı sistemde ise 10 bin kişi olması gerekiyor yani bir saate 10 bin kişiyi tek yönde. Mesela Akçaabat‘tan Arsin‘e bir hat düşünün bu hattın bir saatte 10 bin kişiyi taşıması gerekiyor. Yani öyle bir yolcu kapasitesi Trabzon‘da yok. Dolayısıyla hafif raylı sistem beklide Trabzon gibi bir kent için şöyle 20,30,50 yıl sonra gündeme gelebilecek bir sistem bence. Buradaki sistem metrobüs tarzı bir sistem olmalı. Tamam, illa kar elde etmesi gerekmiyor. Zaten bir yerel yönetim kar için değil kamuya hizmet için hizmetlerini yapmalı ama bile bile zarar edecek ekonomik sıkıntı oluşturacak bir sistemi de kurmanın bir anlamı yok. Eskişehir gibi bir kentte çok zor çalışıyor şu anda keza Konya‘da. Belki İstanbul‘un bazı ilçeler için kullandığı metrobüs sisteminin burada üzerinden çalışmak lazım. Bir yerel yönetim kar için değil kamuya hizmet için hizmetlerini yapmalı ama bile bile zarar edecek ekonomik sıkıntı oluşturacak bir sistemi de kurmanın bir anlamı yok. Yeni otogar yapılıyor, yeri belirlendi. Diyoruz ki yerel yönetime tamam otogarın yerini belirlediniz ancak bu yer bazı problemler taşıyor, arazi zemininin problemleri haricinde dere alanında olmasından dolayı jeolojik problemden dolayı taşkın riski taşımasının haricinde bunun ulaşımla ilgili bağlantı problemini çözdünüz mü? İnsanlar buraya nasıl gelip gidecek? Bazı insanlar oradan seyahat edecek bazı insanlar oradan mal alacak. Bir hareket olacak. Bunun kente getireceği yükü nasıl çözdünüz? Var mı bununla ilgili çalışmanınız soruyoruz beklide yapılmıştır ama henüz daha bizim önümüze sunulan bir belge yok. Mesela Erzincan-Trabzon Demiryolu konuşuluyor ama Erzincan-Trabzon Demiryolunun tabi güzergâhı afaki ve belirsiz bir güzergâh. Daha doğrusu etüt edilmemiş üzerine çalışılmamış bir güzergâh. O güzergâh gerçekleştiği zaman kentin hangi bölgesinde bizim bir garımız olacak. Ana gar denen istasyon nerede olacak? Bu istasyon limanla buluşacak mı yük için oraya girecek mi? Bu nasıl bir form değişikliği yapacak kentte onları bile tasarlamış değiliz? Hava alanımız keza aynı durumda, yolcu kapasitemiz oldukça yüksek bir havaalanı ama yakında bir Rize-Artvin Havaalanı olacak acaba onunla ilgili bir kapasite değişikliği olacak mı büyüyecek miyiz, küçülecek miyiz? 

Günebakış: Kentte sorun olarak farklı neleri gözlemlemektesiniz?

Ercan Şen: Biz kentsel bellek, geçmiş dediğimiz şeyleri kaybetmeye başladık. Mesela kentin belleğinde olan örnek gösterebileceğimiz mekanların ortadan kalktığını görmeye başladık. Kadınlar pazarının yeniden rehabilite edilip taşınıyor ama biz zamanında kadınlar pazarının mevcut haliyle kalıp rehabilite edilmesini söylemiştik. Çünkü orası yaşayan bir mekan. Mesela bir kente gittiğiniz zaman bilinirlik noktaları vardır. Mesela Konya‘ya giderseniz bilindik yer neresi? Mevlana‘nın olduğu meydan var orayı herkes bilir. Giresun‘a giderseniz belediyenin önündeki liman mevkiini herkes bilir. Bilinirlik taşıyan bazı yer ve mekanlar insanların belleğinde kalmıştır, o tür yerler sanki Trabzon‘dan yavaş yavaş siliniyor. Ülkemizde kentsel dönüşümün çok doğrun yapıldığını düşünmüyorum. Kentsel dönüşüm doğru bir uygulama yöntemi aslında fiziksel şartlarını iyileştirmek veya o mekanın boşaltmak anlamında kullanılıyor ama biz hiçbir zaman yerinde dönüşüm yapmadık. Yerinde dönüşüm şu var olduğu yerde hem insanları hem yaşayanlar, hem ticaret yapanları tutmak, yapıları da var olduğu yerde aslına uygun olarak dönüştürmektir. O yüzden çok örnek gösterebileceğimiz yerler var Trabzon‘da o bellekten silinen ortadan yavaş yavaş silinen yerler. Kadınlar pazarı, Meydan Parkı‘nın olduğu yerler şu anda eskisi gibi değil. Tabakhane Köprüsünün olduğu yerler eskidi gibi değil. Öğretmen Okulu gibi bir şey getirdik o vadinin içerisine ki orası antik liman bölgesi olarak geçiyor hem orası hem de Ortahisar‘ın olduğu yer. Orada ne tür bulgular olduğunu da bilmiyoruz. Cephanelik binasının olduğu yerler. Bunlar belleği silmek noktasında değil ama bu şekilde yapılan bir kentsel dönüşümü doğru bulmuyorum. Söylenen şeyler belli bir yere kadar bizim için geçerli oluyor daha sonra yerel yönetimler tabii kendi programları çerçevesinde uygulamalarını yapıyorlar. Belki orada ortak akıl ortak noktayı bulacak hareketler yapmak lazım. Birazcık yavaş yavaş, belediyelerle meslek odaları veya diğer kamuoyunu oluşturan insanlar arasında bu tür şeyler oluşmaya ulaşmaya başladı. Fikir alma görüş alma gibi. Meslek örgütlerinin de yerel örgütlerinin de yaptığı hatalar var. Mesela belediye binasının olduğu iki vadiyi boşaltmak çok doğru bir karar çünkü bu alanlar şehrin nefes alabileceği yerlerdi ve açılmışken kentin denizle buluşturulabileceği bir yerdi kıyı kentiyiz ama kıyıdan uzak bir kentiz.

Günebakış: Vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz.

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>