BASIN VE KAMUOYUNUN DİKKATİNE, 01 MART 2010
Son günlerde Antalya‘nın özellikle Kırcami bölgesi halkının gündeminde yer alan ve kentin yapılaşması açısından önemli bir yer işgal eden Antalya Kent Bütünü 1/50 000 ölçekli çevre düzeni planı ile 1/25000 ölçekli nazım imar planı hakkında meslek odaları eşgüdümünde açılan davanın sonuçlanması ile başlatılan tartışmaya bir açıklık getirmek ve halkımızı bilgilendirmek üzere bu açıklamayı yapmayı uygun gördük.
Bilindiği üzere 15.02.2008 tarih ve 84 sayılı meclis kararı ile onaylanmış olan 1/25 000 ölçekli nazım imar planı Antalya 2.İdare Mahkemesi‘nin 30.09.2009 tarih ve 2009/1146 sayılı kararı ile özellikle kırcami bölgesinin tarımsal karakterinin korunmasının önemli olduğu, bu bölgenin yapılaşmaya açılmasının uygun olmadığı üzerinde görüş bildirerek iptal edilmiştir. Mahkeme kararının yorumlanması sırasında çıkan tartışmalarda Büyükşehir Belediyesince planın yalnızca Kırcami bölgesinin iptal edildiği tüm planı kapsamadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ancak aksine görüşler oluşması üzerine Mimarlar Odasının ilgili mahkemeye karar yorumlaması talebinde bulunması sonucu mahkemenin verdiği cevapta "kararın mahkemenin konusu ne ise o konuda olduğu, yorumlanması talebinin red edildiğini" öğrenmiş oluyoruz.
Mahkeme yazısı her ne kadar tartışmalara bir son vermemiş olsa da meslek odaları ve özellikle dava dilekçesinin raportörlüğünü üstlenmiş olan odamız planın tümünün iptali istemi ile dava açmıştır. Dava dilekçesinde yer alan hususlar yalnızca Kırcami bölgesinin imara açılmasını kapsamamıştır. Kentin bütününü ilgilendiren birçok konuda da itirazlarını dile getirmiştir. Kırcami bölgesi bu itirazların yalnızca bir bölümünü kapsamaktadır.
Mahkeme kararına dayanak oluşturan bilirkişi raporu planı incelediğinde daha çok Kırcami bölgesi üzerinde görüş bildirmiş, dolayısı ile mahkeme kararının gerekçe kasnağını da Kırcami bölgesi oluşturmuştur. Ancak istem tüm planın onamasını içeren meclis kararının iptalin istemidir ve mahkeme kararı ile meclis kararı iptal edilmiştir.
Büyükşehir Belediyesinin savunduğu şekilde planların sadece Kırcami ile ilgili bölümü Mahkemece iptal edildiği düşünülse bile; Meclis kararı Mahkeme tarafından iptal edilmiş olan 1/25000 ve 1/50000 ölçekli Kent planlarımızın olduğu görülür. Bilindiği üzere, belediye meclislerince onaylanmadan hiçbir plan yürürlüğe girmez, dolayısıyla planının dayanağı karar iptal edilmiş ise plandan söz edilemez.
Kent planı bir organizma gibi işlev görür. Tüm fonksiyonlar birbiri ile ilişki içerisindedir. Kent planından bir parça koparıldığında geri kalanının işlevini sürdürmesi beklenemez. Keza yalnızca Kırcami bölgesinin iptal edilmiş olduğunu düşünsek bile bu bölgenin plan sınırında çıkarılması ile planın kalanının etkilenmemesi mümkün değildir. Kaldı ki Kırcami olarak nitelendirilen alanın sınırları Mahkemece belirtilmemiştir. Ne kadarlık bir alanı kapsadığı belirsizdir. Planda Kırcami bölgesinde yığılan nüfus plan iptali ile yok edildiğinde bu nüfusa göre kurgulanmış olan tüm ulaşım sistemi, yerleşim alanlarının yapılaşma düzeni, ayrılması gereken tüm sosyal ve teknik altyapı alanlarının miktarı, büyüklüğü ve hatta konumları da değişecektir. Bu demektir ki yalnızca Kırcami Bölgesini plansız alana çevirmekle işlem tamamlanmamış, aksine yeni bir planlama sürecinin başlamıştır. Yani planın yeniden revize edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle tartışmaları uzatmak yerine kentin plansız kalmasını önlemek adına Büyükşehir Belediyesi bir an önce planlama sürecini başlatmalıdır.
Saygılarımızla,
Şehir Plancıları Odası Antalya Şubesi
Yönetim Kurulu
