Bilindiği üzere Gezi Parkı İstanbul`un en önemli kamuya açık yeşil alanlarından biri olup tarihi ve kültürel değerlerinin yanında, çok yoğun yapılaşmış bir bölgedeki az sayıdaki afet toplanma alanlarından biridir. İstanbul`un göbeğindeki bu çok önemli deprem toplanma alanının, Gezi Parkı`nın park olarak muhafazasını istemek suç değil aksine mesleğimizin bize öğrettiği en temel ilke ve görevimizdir. Bu görevi yerine getiren arkadaşlarımız daha önce iki kez yargılanıp beraat ettikleri halde üçüncü kez yasadışı yollardan elde edilmiş sözde delillerle, uydurma örgütsel bağlantılarla, komplo teorileriyle hukuk dışı bir yargılamaya tabi tutulmuş, verilen akıl almaz tutuklama kararıyla 441 gündür özgürlüklerinden, sevdiklerinden mahrum bırakılmışlardır.
Gezi Davası`nda, bu gayrihukuki yargılama sürecinde gelinen en son aşamada 07.07.2023 tarihinde Yargıtay Başsavcılığı`nın tebliğnamesi yayınlanmıştır. Hukuki bir metin olarak kabul edilemeyecek bu belge ile tıpkı dava iddianamesindeki gibi mesnetsiz iddialar ve keyfi yorumlar dayanak gösterilerek arkadaşlarımızın tutukluluklarının devamı ve haklarındaki hükmün onanması talep edilmiştir.
Gezi Direnişi döneminde Odamızın İstanbul Şube Başkanlığı görevini üstlenen Onur Kurulu üyemiz Dr. Tayfun Kahraman başta olmak üzere hiçbir arkadaşımız suç işlememiş aksine bir anayasal kuruluş olan TMMOB`nin Anayasa ve yasalara dayanarak belirlediği ilkeler uyarınca kamusal görev ve sorumluluklarını yerine getirmişlerdir. Bu görev kapsamında deprem riskiyle karşı karşıya olan İstanbul`un, hem çok önemli bir afet toplanma alanı, hem de tarihi ve kültürel değeri olan Gezi Parkı`nın park ve açık alan olarak muhafazasını talep etmişlerdir. Bu talep bilimsel, hukuki, mesleki ve etik ilkeler ile uyumlu, en önemlisi de insani ve vicdani bir taleptir. Bu talep, toplumsal refahı gözeten meslek odalarının, bilimin, tekniğin ve toplum vicdanının sahiplendiği bir taleptir.
TMMOB Şehir Plancıları Odası olarak bu talebi ilk günkü gibi sahipleniyor ve Gezi Davası`nda tutuklu bulunan üyemiz Dr. Tayfun Kahraman, TMMOB Mimarlar Odası emekçileri Mücella Yapıcı ve Can Atalay ile birlikte hukuksuz biçimde tutuklu bulunan tüm hak savunucularının serbest bırakılmalarını talep ediyoruz.
Kamuoyuna Saygı ile duyurulur.