Etik İlkeler Özlük Hakları
DŞG 40 | 8. TÜRKİYE ŞEHİRCİLİK KONGRESİ ŞEHİRCİLİK VE EĞİTİMİ (2016)

Çağrı Metni

Şehircilik ve eğitimi arasındaki ilişki çok boyutludur. Bu ilişki akademik kurumlar ya da akademik ortamlar ile sınırlı değildir. Mesleki ortamlar ve kurumsal yapı, mesleki örgütlenme, toplumsal süreçler ve mücadele içinde eğitim ve üretilmiş mekanın öğreticiliği şehircilik ve eğitiminin kapsamının genişliğini göstermektedir. Ayrıca, toplumsal bir kalkınma tasarısı olarak yaklaşıldığında da şehircilik ve eğitimini diğer toplumsal süreçlerden de ayırmamak gerekir.

Şehirciliğin eğitimi, akademik kurumların da içinde yer aldıkları kapsamlı bir sorun alanıdır. Bu alan, bitmek tükenmek bilmeyen yapılı çevre üretmeye dayanan iktisadi siyasalara karşı kapsamlı bir toplumsal bakış açısı geliştirmeyi zorunlu kılmaktadır. Şehircilik eğitimi dile getirilen egemen siyasi tutumlara karşı mücadele ve etkinlik içinde gelişebilecek/geliştirilmesi gereken bir alana ilişkindir. Akademik dünya bu ilişkiyi geliştirdiği, geçmiş mesleki birikim ve deneyim ile bağlarını sağlıklı biçimde kurduğu ölçüde yaratıcı katkılarını yapacaktır. O nedenle, şehirciliğin akademik ortamına ilişkin sorunlar ve tartışma yalnızca akademik ortamın kendisi ile sınırlı bir tartışma olarak görülmemelidir. Tartışma çerçevemiz akademik ortamlardaki şehircilik eğitimi ile sınırlı görülmemeli, toplumun şehircilik eğitimine yönelmelidir.

Akademik ortam, Batı-merkezci gündemleri yeniden üreten ve kendi kentsel gelişme süreçlerine uygulamaya çalışan çerçevelere karşı eleştirel bir bakış açısı getirdiği ölçüde, şehircilik eğitimi de içinde bulunduğu kurumsal ve toplumsal gerçeği kavradığı ölçüde yaratıcı olacak, doğru toplumsal etkileri yapabilecektir.

Farklı akademik alanlar ile uygulamada yer alan diğer mesleki alanlar, akademi ile uygulamanın etkileşimi şehircilik eğitiminde önemlidir. Akademik ortamlarda, bölümlerin kendi içlerine kapanmalarına ve birbirlerine yabancılaşmalarına karşı, uygulama alanı ve gerçek yaşam farklı bağlar öngörerek eğitim alanının birleşmesini öngörmektedir. Söz edilen sorunlar akademik kurumların dış dünya ile ilişkilerini güçlendirmesiyle aşılabilecektir.    

Şehircilik ve eğitimi arasındaki ilişkinin toplumsal bağlamda değerlendirilmesine ilişkin tartışma boyutlarından biri de şehirciliğin uygulama alanına ilişkindir. 90`lı yılların ortasında en güçlü biçimde yürütülen özelleştirme siyasası şehircilik ile doğrudan ya da dolaylı olarak ilişkili kamu kurumlarının planlama-eğitim-üretim faaliyetleri arasındaki tutarlı ve tarihsel bağı ortadan kaldırmış, planlama-eğitim-üretim etkinliklerinde yer alan tarafları bir yabancılaşmaya sürüklemiştir. KİT`lerin tarihsel kuruluşu sürecinde, birbirleriyle bütünleşik biçimde geliştirilmiş olan üretim ve planlama görevleri özelleştirme uygulamaları ile birbirlerinden koparılmış, Nazım Planlama Büroları bir bir kapatılmış, başta İller Bankası olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının planlama görevleri ve birikimi tasfiye edilmiştir.

Planlama/şehircilik okullarındaki eğitim ile mesleki ortam ve kurumlardaki, meslek örgütlenmesi içindeki eğitim bütünleşebildiği ölçüde yerli yerine oturacaktır. Bu ise akademik bir etkinliğin ötesine geçerek toplumsal süreçler içinde toplumsal mücadele ve etkinlik ile gerçekleşebilecek bir konudur.

Şehircilik/planlama etkinlikleri ile doğrudan ilişkili kurumların aynı zamanda birer eğitim birimi olarak da görev üstlenmeleri bir Cumhuriyet geleneğidir. Özelleştirme uygulamaları bu geleneği ortadan kaldırmış, şehircilik/planlama eğitimini akademik kurumlarla sınırlı bir duruma sürüklemiştir. Şehircilik eğitimini kapsamlı bir çerçeveden akademik ortama indirgeyen çerçeve bu şekilde ortaya çıkmıştır. Bu süreç akademik ortamı da sınırlamış ve güçsüzleştirmiştir. Dünya  Şehircilik Günü 8. Kongresinde (40. Kolokyumunda), sözü edilen bağlamın kurulmasına yönelik mesleki tartışma ortamının yaratılması hedeflenmektedir.

Bu çerçevede, bu yıl 40.sı gerçekleştirilecek olan Dünya Şehircilik Günü Kolokyumunun (Dünya Şehircilik Günü 8.Kongresinin) konusu, "Şehircilik ve Eğitimi" olarak belirlenmiştir. 7-8-9 Kasım 2016tarihlerinde, Ankara‘da Orta Doğu Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilecek olan Kolokyumda/Kongrede, aşağıda belirtilen başlıklar altında bildiri sunulması beklenmektedir:

  • Şehircilik ve Gelecek: Şehircilik/planlama meslek alanının toplumun önüne gelecek öngörüsü ve hayali koyma sorumluluğu, planlamanın geleceği,
  • Şehircilik ve Toplum: Toplumdaki şehirci imgesi ve plancının değişen rolü; toplumun gözünde planlama, planlamanın gözünde toplum, toplumsal sorunlara şehircilik alanından sunulan çözümler, kuram ve uygulama farklılığında kamu yararı ve toplumsal adalet.
  • Şehircilik ve Akademi: Akademik kurumlardaki şehircilik eğitimi, şehircilik eğitiminin sorunları ve geleceği.  
  • Şehircilikte Uzmanlaşma Alanları ve Disiplinler Arası İlişkiler: Kent ve bölge planlama alanının diğer disiplinlerle ilişkisi,  farklı uzmanlık alanlarında şehircilik ve mesleki uygulamalar; şehircilik, toplumbilim, kamu yönetimi, siyaset, kent ve bölge planlama ve tasarım ilişkileri; koruma-geliştirme-yenileme kapsamında şehircilik ve eğitimi, yeni uzmanlaşma alanları ve işbirlikleri.  
  • Şehircilikte Meslek İçi Eğitim: Meslek eğitimi ve planlama kurumlarında meslek içi eğitim (Bakanlık, İller Bankası, Yerel Yönetimler, Nazım Planlama Büroları, Meslek Odaları).
  • Şehircilik Meslek Etiği: Meslek ortamındaki tartışmalar, meslek ortamında geliştirilen meslek etiği ve eğitimi; kamu yararı ve toplumsal adalet. 
  • Şehircilik, Eğitimi ve Kamu Kurumları: Kamu kurumlarının Planlama-Eğitim-Üretim sürecindeki rolleri; Kamusal alanlar ve Mesleğimizi/Kentlerimizi savunmak.
  • Planlama Hukuku: Toplumsal değişim ve mevzuat değişiklikleri, mekansal yeniden yapılanma ve yeni arayışlar.
  • Kent Yönetimi: Planlamanın politikası, politikanın planla(n)ması.
  • Şehircilik Kolokyumu Tarihi: Mesleki toplantılar, eğitim ve sempozyumlar, Oda tarihinde meslek içi eğitim, Planlama Öğrencileri Yaz Eğitim Kampı.

Kolokyum‘da/Kongre‘de sunulacak bildiri özetlerinin özgün çalışmanın bileşenlerini içerecek uzunluk ve derinlikte olması (en fazla 1500 sözcük), bildiri özet metni içerisinde yazara/yazarlara ilişkin tanımlayıcı bilgi içermemesi gerekmekte olup; bu bilgilerin ayrıca iletilmesi beklenmektedir.

Konular

 

Kolokyumda/Kongrede, aşağıda belirtilen başlıklar altında bildiri sunulması beklenmektedir:

  • Şehircilik ve Gelecek: Şehircilik/planlama meslek alanının toplumun önüne gelecek öngörüsü ve hayali koyma sorumluluğu, planlamanın geleceği,
  • Şehircilik ve Toplum: Toplumdaki şehirci imgesi ve plancının değişen rolü; toplumun gözünde planlama, planlamanın gözünde toplum, toplumsal sorunlara şehircilik alanından sunulan çözümler, kuram ve uygulama farklılığında kamu yararı ve toplumsal adalet.
  • Şehircilik ve Akademi: Akademik kurumlardaki şehircilik eğitimi, şehircilik eğitiminin sorunları ve geleceği.  
  • Şehircilikte Uzmanlaşma Alanları ve Disiplinler Arası İlişkiler: Kent ve bölge planlama alanının diğer disiplinlerle ilişkisi,  farklı uzmanlık alanlarında şehircilik ve mesleki uygulamalar; şehircilik, toplumbilim, kamu yönetimi, siyaset, kent ve bölge planlama ve tasarım ilişkileri; koruma-geliştirme-yenileme kapsamında şehircilik ve eğitimi, yeni uzmanlaşma alanları ve işbirlikleri.  
  • Şehircilikte Meslek İçi Eğitim: Meslek eğitimi ve planlama kurumlarında meslek içi eğitim (Bakanlık, İller Bankası, Yerel Yönetimler, Nazım Planlama Büroları, Meslek Odaları).
  • Şehircilik Meslek Etiği: Meslek ortamındaki tartışmalar, meslek ortamında geliştirilen meslek etiği ve eğitimi; kamu yararı ve toplumsal adalet. 
  • Şehircilik, Eğitimi ve Kamu Kurumları: Kamu kurumlarının Planlama-Eğitim-Üretim sürecindeki rolleri; Kamusal alanlar ve Mesleğimizi/Kentlerimizi savunmak.
  • Planlama Hukuku: Toplumsal değişim ve mevzuat değişiklikleri, mekansal yeniden yapılanma ve yeni arayışlar.
  • Kent Yönetimi: Planlamanın politikası, politikanın planla(n)ması.
  • Şehircilik Kolokyumu Tarihi: Mesleki toplantılar, eğitim ve sempozyumlar, Oda tarihinde meslek içi eğitim, Planlama Öğrencileri Yaz Eğitim Kampı.

 

Kurullar

 

BİLİM KURULU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Prof. Dr. Baykan GÜNAY

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Prof. Dr. Güven Arif SARGIN

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Prof. Dr. Ruşen KELEŞ

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Doç. Dr. Eda ÜNLÜ YÜCESOY

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Doç. Dr. Nilgün GÖRER TAMER

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Yrd. Doç. Dr. Dilek ERDEN ERBEY

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Yrd. Doç. Dr. Tolga ÇİLİNGİR

Ortadoğu Teknik Üniversitesi       Prof. Dr. Melih ERSOY

Ortadoğu Teknik Üniversitesi       Prof. Dr. Serap KAYASÜ

Ortadoğu Teknik Üniversitesi       Yrd. Doç. Dr. Olgu ÇALIŞKAN

Dokuz Eylül Üniversitesi     Prof. Dr. Sibel ECEMİŞ KILIÇ

Erciyes Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Umut DOĞAN

Gazi Üniversitesi     Doç. Dr. Kübra ÇAMUR

İstanbul Teknik Üniversitesi         Prof. Dr. Mehmet OCAKÇI

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü   Doç. Dr. Adile ARSLAN AVAR

Karadeniz Teknik Üniversitesi      Öğr. Gör. Dr. Nilgün KİPER

Mersin Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Yasemin SARIKAYA LEVENT

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Doç. Dr. Binnur ÖKTEM ÜNSAL

Selçuk Üniversitesi   Yrd. Doç. Dr. Neslihan SERDAROĞLU SAĞ

Yıldız Teknik Üniversitesi   Prof. Dr. İclal DİNÇER

 

YÜRÜTME KURULU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Hüseyin G. ÇANKAYA

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Kumru ÇILGIN

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Filiz HEKİMOĞLU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Doç. Dr. Burcu H. ÖZÜDURU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Hakan KARADEMİR

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Gürkan AKGÜN

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Fahriye YAVAŞOĞLU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Dilan EYYÜPOĞLU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Ayhan ERDOĞAN

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Cansu DEMİR

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Sultan KARASÜLEYMANOĞLU

TMMOB Şehir Plancıları Odası        Şelale BALAMBAR

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Emre SEVİM

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Gözde GÜLDAL

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Özlem YALÇINKAYA

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Deniz KİMYON

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Kadir KARŞIGİL

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Nihan Oya MEMLÜK

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Sezen SAVRAN ASLAN

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Demet GÜRBÜZLER

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Ender İPLİKCİ

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Berçem KAYA

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi       Elif Simay DAĞ

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Prof. Dr. H. Çağatay KESKİNOK

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Yrd. Doç. Dr. Yücel Can SEVERCAN

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Yrd. Doç. Dr. Meltem ŞENOL BALABAN

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Dr. Burak BÜYÜKCİVELEK

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Dr. Anıl ŞENYEL

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Arş. Gör. Onur ALİŞAN

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Arş. Gör. Pınar ÇOBANYILMAZ ÖZTÜRK

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Arş. Gör. Onur TÜMTÜRK

Orta Doğu Teknik Üniversitesi      Arş. Gör. Başar ÖZBİLEN

Takvim

BİLDİRİ ÖZETLERİ GÖNDERME: 18 Temmuz 2016

ÖZETLERİN KABULÜ: 08 Ağustos 2016

BİLDİRİ TESLİMİ: 30 Eylül 2016

Kolokyuma bildiri ile katılımın yanı sıra, tema ile ilgili çalışmaları ve araştırmaları olan bilim insanları ile çeşitli kurum, platform ve derneğin çağrılı olarak katılımı sağlanacaktır.  Bildiri sunmak isteyenlerin bildiri özetlerini 18 Temmuz 2016 tarihine kadar aşağıda belirtilen iletişim adresinde olacak şekilde posta, faks, tercihen elektronik posta yolu ile iletmeleri beklenmektedir.

Bildiri özetleri; kolokyum temasına uygunluk, özgünlük, amaç, yöntem, kapsam ve sonuç (veya bulgular)  üzerinden değerlendirilecek olup en fazla 1500 sözcük olarak Bilim Kurulu`na iletilecektir. Bilim Kurulu tarafından yapılan değerlendirme sonuçları 08 Ağustos 2016 tarihinde bildiri sahiplerine ulaştırılacaktır. Kolokyumda, sunumu Bilim Kurulu tarafından uygun bulunan tam bildirilerin 30 Eylül 2016 tarihine kadar aşağıdaki iletişim adresine iletilmesi ve bildiri ile birlikte kısa bir özgeçmişin de ayrıca gönderilmesi beklenmektedir.

Program

 Kolokyum programı ekte yer almaktadır.

DŞG Bildigesi

 

8 Kasım Dünya Şehircilik Günü etkinlikleri kapsamında her 5 yılda bir düzenlenen Türkiye Şehircilik Kongresinin bu yıl 8.sini; 15 Temmuz cemaatçi darbe girişimi sonucu 246 vatandaşın öldürüldüğü, 2 binden fazla kişinin yaralandığı; devamında olağanüstü hal altında demokrasinin temel ilkelerinin askıya alınarak, ülkenin kanun hükmümde kararnameler ile yönetildiği; hukuksuzluğun kural haline geldiği; savaşın kapımıza dayandığı; meslek odalarının idari ve mali denetim adıyla baskı altına alınarak sindirilmek istendiği; yaklaşık bir asırlık Cumhuriyetin laik, sosyal adaletçi ve hukuk devleti özelliklerinin tartışmaya açılarak parlamenter sistemin değiştirilmeye çalışıldığı; diğer yandan doğal ve kültürel varlıklarımızın yok edilme sürecinin hızla devam ettiği; yaşam alanlarımızın sermayenin baskısı ve iktidarın  politikaları karşısında iyice savunmasızlaştığı, bir ortamda kutluyoruz.

İşimizden, aşımızdan, hatta canımızdan olduğumuz şu zamanlarda, bazı konuları konuşmak oldukça zor olsa da; Şehir Plancıları Odası olarak, Anayasa‘dan aldığımız yetki, inandığımız değerlerin verdiği mücadele gücü ve geleceği oluşturmanın sorumluluğuyla, her zamankinden daha fazla kararlı ve inançlı bir şekilde üstlendiğimiz görevleri yerine getirmeye devam etmekteyiz. 

Her yıl Şehir Plancıları Odası öncülüğünde, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve bu yıl Ankara`da, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen, aynı zamanda 8. Türkiye Şehircilik Kongresi olma özelliğini de gösteren 40. Dünya Şehircilik Günü Kolokyumu`nun ana teması; "Şehircilik ve Eğitimi" olarak belirlenmiştir.

Akademik kurumlarla sınırlandırılmaması gerektiğine inandığımız şehircilik eğitiminin, mekânın öğreticiliğinden aldığı birikimin yanında, meslek alanımıza ait her türlü kurumsal ve toplumsal yapı içerisinde edindiği deneyimle kendini güçlendirdiği ve ancak bu anlayışla daha yenilikçi ve ilerici bir niteliğe bürünebileceği düşünüldüğünde konunun, 40`ıncı senesinde Dünya Şehircilik Günü Kolokyumu kapsamında her yönüyle tartışılacak bir tema olarak belirlenmesi anlam kazanmaktadır. 

Hemen hemen her şehir plancısının, en az dört yıllık eğitim hayatı ardından teori ile uygulama alanı farklılığına dair yaşadığı hayal kırıklıklarıyla dolu yüzleşme serüveni; bizleri şehircilik eğitiminin dününü, bugününü ve geleceğini hep birlikteyken tartışma, sorunları tespit etme ve öneriler geliştirme noktasında bir araya getiren ortak motivasyonlarımızdan belki de biridir. Diğer yandan şehircilik eğitimi, hakim siyasi tutumlara karşı her daim mücadele ve etkinlik içinde geliştirilebilecek alanlara ilişkin bir olgu olmasından dolayı, meslek insanları olarak bizleri tıpkı bugünkü gibi sıklıkla yan yana getiren gündemlerden birini oluşturmaktadır.

Şehircilik ve Eğitimi, şehirciliğin icra edildiği her yapıya ait bir problem alanı olmasının ötesinde temas ettiği tüm toplumsal grupların da ilgi odağındadır. Bu alan, mekânın tarihselliği izlendiğinde, iktidar unsurlarının vazgeçilmezi; dolayısıyla eğitim aşamasından uygulama safhasına hassasiyetle ele alınması gerekli bir mücadele alanı olma niteliğindedir. Bu nedenledir ki; ne akademik ortamlardan ne de sosyo-politik çerçeveden kopuk düşünülmemelidir. Akademi dünyası bu ilişkiler bütününü geliştirdiği/dönüştürdüğü ölçüde şehirciliğe yaratıcı katkılarını yapacak olsa da, yalnızca akademik ortama değen sorunlarla tartışmayı sınırlamamak ve  "Toplumun Şehircilik Eğitimi"ne de yönelmek gerekmektedir.

Toplumsal mücadele ve etkinliğin kazanımlarıyla mesleki örgütlenmeyi sağlayan kurumlar ve akademi içindeki eğitimin bütünleştirilmesi esaslı bir hedef olarak ortaya konmalıdır. Oysa uzun zamandır, bir çoğumuzun gözlemlediği veya bizzat yaşadığı şekilde, mevcut siyasal düzenin dayatmalarına yenik düşen kamu kurumlarının eğitim ve üretim ile kurduğu ilişkide ciddi kopukluklar yaşanmaktadır. Üstelik bu kopukluk sadece eğitim ve üretimin kendisiyle değil, parçası olan taraflarıyla da olagelmektedir. Şehircilik eğitimi veren okullardaki eğitim ile; mesleki ortam ve kamu kurumlarındaki mesleki birikim ve örgütlenmesi bütünleşebildiği ölçüde sorunların çözümü daha kolaylaşacaktır. Kamu kurumlarının "Planlama", "Eğitim" ve "Üretim" sürecindeki rolleri, özellikle meslek etiği, kamusal alanların korunması ve mesleğin savunulması açısından çok önemlidir. Ancak, kamunun yıllar içerisinde birikim, yetki ve sorumluluklarının da, özelleştirmeler ve yasal düzenlemelerle tasfiye edildiğine üzülerek şahitlik etmekteyiz.

Bahsi geçen kopukluk başta olmak üzere, diğer tüm sorunlardan haberdar ve çözümlerine yönelik yıllardır ciddi uğraşlar içerisinde olan Şehir Plancıları Odası, eğitimin sürekliliğine duyduğu inançla, akademik ve kurumsal yapılar içerisinde şehircilik eğitimine katkı sunma  konusunda, bu dönem her zamankinden daha fazla eğilmeyi kendine hedef olarak belirlemiştir. Bu yıl 5.sini geride bıraktığımız ve Şehir Plancıları Odası tarafından düzenlenen "Planlama Öğrencileri Yaz Eğitim Kamplarında", şehircilik eğitimi verilen tüm okullardan gelen öğrencilerimiz; meslektaşlar, akademisyenler ve kamu kurumlarındaki uzmanlar ile Şehircilik Eğitimi ve Planlamaya ilişkin konuları tartışma ve değerlendirme imkanı bulmaktadırlar. Ayrıca, öğrencilerimiz ve üyelerimiz tarafından dile getirilen ihtiyaçlar ve mesleki faaliyetlerde bulunan üyelerimizden gelen talepler doğrultusunda, meslek içi eğitimlere ağırlık vermek üzere gerekli altyapı  oluşturularak, kısa süre içerisinde şehircilik eğitimine yeni ve bütünlüklü araçlarla katkıda bulunacak bir organizasyonun hayata geçirilmesi hedeflenmektedir.

Öte yandan, şehir planlama eğitimi veren üniversitelerimizde artık bilimin gereklerine uygun eğitim vermeyi sürdüren kadrolar, gittikçe artan şekilde büyük baskı altında ve tasfiye edilme noktasındadır. Yeterli akademik kadro ve altyapısı olmadan açılan ve sayıları gittikçe artan üniversitelerimiz; bilim ve meslek adamı yetiştirmekten uzak, adeta bir işsizler ordusu mezun etme yarışına girmişlerdir. Hatta içinde hiç şehir plancısı olmayan kadrolarla eğitimlerine devam eden bölümler bulunduğu bilinmektedir. Bu eksikliklerin bir an önce giderilmesi ve gerekli altyapının kısa süre içerisinde tamamlanarak lisans eğitim kalitesinde artışlar sağlanması noktasında çeşitli girişimlerimiz olmuşsa da henüz beklentilerimizi karşılamaktan oldukça uzak olduğu bir gerçektir. Benzer sorunların kamu kurumlarında da yaşandığı düşünüldüğünde, meslek içi eğitimlerin önemi daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Bugün, 3‘ü özel üniversite olmak üzere, toplam 23 üniversite lisans düzeyinde Şehir ve Bölge Planlama Eğitimi vermekte, her yıl yaklaşık 1000 öğrenci Şehir Plancısı olarak mezun olmaktadır. Neredeyse her kente bir şehir ve bölge planlama bölümü kurma politikası sonucunda; yeterli planlama eğitimi almadan mezun olacak ve kendilerini bekleyen devasa sorunlar ve işsizlik ile mücadele edecek olan meslektaşlarımız yani öğrencilerimiz için ciddi kaygı duymaktayız.

Bununla birlikte,  yürürlüğe konulan yasal ve yönetsel düzenlemelerle; kentsel ve kırsal alanlarda, özellikle kamusal alanlarda talan ve yağma devam etmektedir. Doğal, tarihi ve arkeolojik eserler, kentler, ormanlar, meralar, akarsular, kıyılar; dolayısıyla tüm yaşam alanlarımız ile doğal ve kültürel varlıklarımız savunmasız bırakılarak yok edilmektedir. Doğal ve kültürel varlıklarımızın korunmasının önündeki engeller hızla kaldırılmakta; bu gidişe karşı çıkan toplum kitlelerinin mücadele kararlılıkları yükselmektedir. Gezi Parkından, Atatürk Orman Çiftliği‘ne; Akkuyu nükleer santralinden, Kuzey Ormanlarına; İstanbul 3. Havalimanından, 3. Köprü inşaatlarına, Karadeniz yaylalarından, "yeşil yol"a ve Cerattepe‘ye  kadar, bu tahribatı ve bunun karşısındaki toplumsal direnişi görmekteyiz.

Şehir Plancıları Odası olarak bu vesileyle, öğrencilerimiz, meslektaşlarımız ve yaşam alanlarımız için çalışmalarımızı özgürlüklerden, emekten, insandan, doğadan, bilimden ve kamu yararından yana devam ettireceğimizi bir kez daha vurgulamak isteriz. Ülkemizin, kentlerimizin ve yaşam alanlarımızın içinde bulunduğu bu endişe verici ortamda, planlama meslek alanını savunma ve koruma görevini yılmadan sürdürmeye kararlıyız. Yaşanan bütün bu olumsuzluklara rağmen, Şehir Plancıları Odası; bilimin ve tekniğin gerekleri doğrultusunda halkın yanında olmaya ve topluma hizmet etmeye devam edecek; kamusal alanların savunulması, mesleğin ve meslektaşın saygınlığının korunması ve yükseltilmesi için, "Şehircililiğe ve Eğitimine" de sahip çıkmaya ve katkı vermeye devam edecektir.

Kuruluşunun 60.cı yılını kutladığımız Orta Doğu Teknik Üniversitesi ‘nde gerçekleştirilen bu kongre süresince, akademisyen, öğrenci ve meslektaşların bir arada olmasının öneminin yanı sıra; sunulacak bildiriler ile yapılacak değerlendirme ve tartışmaların, "Şehircilik ve Eğitimi‘nin" sorunlarının çözülmesi; doğru politikalar üretilmesi ve geleceğe yön vermesi yolunda önemli katkılar sunacağını umut ediyoruz.

Bu düşüncelerle, başta üç gün boyunca bizlere ev sahipliği yapacak olan Orta Doğu Teknik Üniversitesi olmak üzere, kongre hazırlık sürecinde emeği geçen herkese, özellikle öğrencilerimize ve katkı vermek için bugün burada bir araya gelen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ederiz.


 

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>