25 Kasım 1960‘ta, Dominik Cumhuriyeti‘nde diktatörlüğe karşı mücadele eden 3 kız kardeş, sistem tarafından şiddete maruz kalıp vahşice öldürülmeleri sonucu 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü‘nün sembolü oldular. Aradan geçen yıllara rağmen kadınlar, halen toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, erkek şiddetine, psikolojik, aile içi ve cinsel şiddete ve yaşam hakkının ihlaline maruz kalmaktadır.
Ülkemizde de kadınlara yönelik uygulanan şiddet ve baskı her geçen gün artmakta ve AKP hükümeti, kadınların toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı yaşam olanaklarını kısıtlamaya devam etmektedir. Kadınların eşitlik haklarının güvenceye alınması, şiddete karşı korunması ve kadınlara yönelik şiddetin faillerinin kovuşturulması için titizlikle hazırlanmış olan İstanbul Sözleşmesi`ne AKP hükümeti yapıcı ve ilerici bir adım atmamakla beraber yapılan açıklamalarda da çağdışı ve toplumsal cinsiyet eşitliğiyle hiçbir biçimde bağdaşmayan söylemlerle durumu manipüle etmektedir.
Biz kadınlar savaşa, sömürüye, cinsiyetçiliğe, ayrımcılığa, homofobiye, transfobiye, psikolojik ve cinsel şiddete, yaşam hakkı ihlaline, erkek şiddetine ve devlet şiddetine karşı örgütlü mücadelemizle her alanda var olduğumuzu, AKP iktidarı ve türevlerine karşı, eşit ve yaşanabilir yarınlar için sözümüzü haykırmak ve mücadelemizi büyütmek için tüm kadınları birlik olmaya çağırıyoruz.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Gününü anarak, mücadele sonucu elde edilen kazanımları yok sayan ve ortadan kaldıracak düzenleme ve değişikliklere karşı olduğumuzu, kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılması için yürütülen her mücadelenin yanında olacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.
İstanbul Sözleşmesi`nin uygulanmasını yeniden talep ediyoruz! İstanbul Sözleşmesi Yaşatır!
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi
