Cebeci İnönü Stadyumu için Çankaya Belediyesi tarafından yıkım ruhsatı verilmiştir. 07 Temmuz 2021 tarihinde ise Stadı`n yıkımına başlanmıştır. Alanın Millet Bahçesine dönüştürülmesine ilişkin imar planlarının iptaline yönelik hukuki süreç yürütmekte olan TMMOB`ye bağlı meslek odaları stad önünde basın açıklaması yapmıştır.

Yıkım ruhsatlarına yönelik yürütmeyi durdurma istemli dava açılmış olup, alanın değerlerini korumaya ve kamusallıktan uzak bir denetim mekanına dönüştürülmesine karşı hukuki mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.

TMMOB Ankara İKK tarafından Cebeci İnönü Stadyumu`nun yıkılması ilgili yapılan basın açıklamasında TMMOB Ankara İKK Sekreteri Özgür Topçu; ``Maalesef yine bir yıkımla karşı karşıyayız. Ankara halkına hem spor hem de sosyal ve kültürel alanda hizmet etmiş, birçok sporcunun yetişmesine olanak sağlamış, birçok spor müsabakasının gelişmesine olanak sağlamış, cumhuriyetin tarihi yapılarından, cumhuriyetin simge yapılarından biri olan Cebeci Stadı`nın yıkımıyla karşı karşıyayız. Biz bu yıkımları maalesef birçok defa gördük, şahit olduk. Bu rant ve talan iktidarının cumhuriyet ile hesaplaşması, cumhuriyetin tarihi yapılarını yıkarak izlerini silmeyi amaçlamasının sonucu olarak bu yıkımlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bu alan 2012 yılından itibaren defalarca çeşitli  plan değişikliğine maruz kalmıştır. 1930`lu yıllardan, cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren bugüne kadar taşınmıştır, yaşamıştır. Ancak bugün bu örgütlü kötülüğün saldırısına maruz kalmıştır. TMMOB`ye bağlı meslek odalarımız bu plan, proje değişikliklerine defalarca dava açmış, kazanmıştır. Son olarak aslında iktidarın ideolojik projelerinden biri olan Millet Bahçesi projesine yönelik de yine TMMOB`nin açmış olduğu davalar devam etmektedir. Bu hukuki süreçler devam ederken yangından mal kaçırırcasına bu yıkımla karşılaşmış olmak kabul edilebilir bir durum değildir. Bu yıkımı başlatanları, parçası olanları, gerçekleştirenleri kınıyoruz. Bizler de bu işin takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz`` dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şube  Başkanı Tezcan Karakuş Candan; ``Yık-yap kültürünü 25 yıldır yaşıyoruz. Gökçek gitti ama yık-yap kültürü maalesef bitmedi. Demek ki bu iktidarın ve iktidarla birlikte yerel yönetimlerin de bakış açısını gösteriyor. Bugün burada yapılan şey aslında sadece bir stadın yıkılması değil cumhuriyetin değerinin yıkılması. Yerine cami ve  altına otopark yapılacak, üstünü de yeşil yaparak aslında halkı kandırmaya çalışacaklar. Bu iktidarın yeni politikası. Yeşille birlikte aslında yeşil sermayesini bu tür alanlardan devşiriyor. Yıkım sürecine dair yıkım ruhsatını verildiğini biliyoruz. Çankaya Belediyesi`nin yıkım ruhsatına karşı meslek odaları olarak yürütmeyi durdurma davası açacağız. Bunun yıkımına ortak olanlar yıkılma sürecinde suskun kalanları tarih hiçbir zaman affetmeyecek. Bugün tanıklık için buradayız. Bu tanıklığımız bitsin istiyoruz ama bu iktidar gitmeden de bu tanıklık süreci maalesef bitmiyor. İçeride gördüğümüz yıkım manzaraları demirler, taşlar bunlar tam 60 yıllık aslında bir tarihin izleri ve yüzyıllık bir kamusal alanın camiyle, iş merkeziyle talan edilerek  dönüştürülmesidir. Bu hepimize bir mesaj aslında kamusal alanlardaki yaşam tarzımıza dair. Spor varsa stadyum varsa bedeniniz sağlıklıdır. Burada cami varsa artık gerisini siz düşünün demek gerekir heralde`` dedi.

Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Sekreteri Ömer Dursunüstün; ``Yıllardır aslında burayı Cebeci Stadyumu`nun bulunduğu konumundan dolayı da yüksek bir değeri olan alanı alışveriş merkezlerine, ofislere, ticaretlere, konutlara dönüştürmeye çalıştılar. Ancak çoğu zaman görüyoruz ki bu sadece bir parselle, bir yerle alakalı bir durum değil. Bu semtin tamamı ile alakalı bir yatırımın başlangıcı olarak burası millet bahçesi olarak seçildi. Buradaki kamusal nitelik, halkın kullanımı, nitelikli bir açık yeşil alan olmasının sonu rantın büyük bir bahçesi olan bir camiye dönüştürülmesiyle sonuçlanacak ve o parkta herhangi bir parkta olduğu gibi çoluk çocuğunuzla, ailenizle gezebildiğiniz, bacak bacak üstüne atıp bir çimende yeşillik üstünde oturabileceğiniz bir yer değil. Cami cemaatinin gözleri önünde, diğer taraftan içerdeki idare ofislerinde çalışacak maaşa bağlanacak dört,beş tane insanın burada neyi idare edeceği cami cemaatinin müdahil olmadığı durumlarda da hangi konuları idare edeceği gün gibi ortada. Alanın dönüşümü de kısa sürede başlayacaktır. Kontrollü, anti-kamusal bir alan yaratıp burada bir miktar özgürlüğüne düşkün insanları buradan çıkartıp bu bölgeyi tamamen ele geçirmiş olacaklar`` dedi.