YÜRÜTMENİN DURDURULMASI
TALEPLİDİR
ANTALYA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI‘NA
GÖNDERİLMEK ÜZERE
ANKARA NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI‘NA
14.05.2010/25343 MUH.
DAVACI : TMMOB Şehir Plancıları Odası ( Antalya Şubesi)
VEKİLİ : Av. Koray CENGİZ
DAVALI : Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı
DAVA KONUSU : Antalya İli, Kepez İlçesi, Yenidoğan Mahallesi, O25-A2 nolu imar paftasındaki 2635 parsele ilişkin;
18.12.2009 tarih ve 577 sayılı kararı ile yapılan 1/25.000 ölçekli,
18.12.2009 tarih ve 578 sayılı kararı ile yapılan 1/5.000 ölçekli,
18.12.2009 tarih ve 579 sayılı kararı ile yapılan 1/1.000 ölçekli,
plan değişikliklerinin öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve ardından iptaline karar verilmesi istemidir.
BİLDİRİM TARİHİ : Dava konusu plan değişiklikleri 16.02.2010 - 16.03.2010 tarihleri arasında askıda ilan edilmiş olup son ilan tarihinden itibaren 60 gün içerisinde davamız açılmıştır.
DAVA AÇMA EHLİYETİ YÖNÜNDEN
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Şehir Plancıları Odası, 6235 ve 3458 sayılı yasalara göre kurulan TMMOB‘ye bağlı, kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütü olup, alanına ilişkin tek meslek odasıdır.
Kanun, oda tüzüğü ve ilgili yönetmeliklerde belirtildiği gibi Şehir Plancıları Odası, mesleğin ve meslektaşların hak ve çıkarlarını korumak, şehir planları ve uygulamalarının, planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun yapılmasını denetlemek, bu konudaki eksiklikleri, yanlışlıkları ortadan kaldırmak için gerekli çalışmaları yapmakla yükümlüdür.
TMMOB Şehir Plancıları Odası ilgili bakanlık, kamu kurumları, belediyeler ve diğer kuruluş ve makamlarla ilişki içerisinde ülkemizin sağlıklı ve düzenli kentleşmesi, kent planlarının şehircilik esaslarına ve meslek ilkelerine uygun yapılması için; yazışma, görüşme girişimleriyle düzeltilmesini başaramadığı hatalı plan, karar ve uygulamaları yargıya götürmekte, yargı yoluyla çabalarını sürdürmektedir.
TMMOB Şehir Plancıları Odası, kurulduğu günden bu yana, kanunlara, şehircilik bilimine ve kamu yararına aykırı olan plan ve uygulamalara karşı mücadelesi çerçevesinde gerektiğinde yasal süreçleri de izleyerek görevini yerine getirmekle yükümlüdür ve somut davayı da bu nedenle açmaktadır.
USUL YÖNÜNDEN
İptali istenen idari işlemler üç farklı belediye meclis kararı olup bu kararların tamamı tek bir parselde yer alan otogar alanına ilişkindir. Belediye meclisinin aynı oturumunda ve ardışık olarak aynı parsele ilişkin farklı ölçeklerdeki plan değişikliklerinin onanmasına ilişkindir. Birbirini takip eden ayrı meclis kararları olmakla birlikte, tek bir parseli ilgilendiren ve aynı parselde yapılması planlanan aynı değişikliği yasallaştırmaya yönelik anılan kararlardır. Bu kararların her biri için ayrı dava açılmak yerine, farklı ölçeklerdeki plan değişikliklerinin, üst ölçekli plandan başlayarak uygulanmasına yönelik karar sürecinin, takdir Mahkemenize ait olmak üzere, tarafımızdan aynı davada tamamının iptalinin istenebileceği düşünülmektedir.
DAVANIN ESASI HAKKINDAKİ AÇIKLAMALARIMIZ
2635 parsele ilişkin hazırlanan 1/25000 Ölçekli Nazım İmar Planı, 1/5000 Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişiklikleri Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi‘nin 18.12.2009 gün ve sırası ile 577-578-579 sayılı kararları ile onaylanmıştır. Söz konusu plan değişiklikleri ile; otogar alanı "ticari alana" dönüştürülmüştür.
Anılan değişiklik, gerek şehircilik ilke ve esaslarına, gerek yürürlükteki mevzuata ve gerekse kamu yararına açıkça aykırıdır. Ayrıca dava konusu değişiklik, İmar Kanunu‘nun ruhuna aykırı bir kentleşme sürecinin önünü açmakta ve kamuyu telafisi güç biçimde zarara uğratmaktadır.
Yukarıda ifade edilen, anılan plan değişikliğine ait sakıncalar şöyle ortaya koyulabilir;
1 - Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi‘nce onaylanan söz konusu plan değişiklikleriyle, kamusal nitelikli bir alan olan ve 3194 s. İmar Kanunu‘nun Teknik Alt Yapı alanı olarak düzenlenmesini zorunlu tuttuğu işlevlerden biri olan ve kamusal nitelik taşıyan "Otogar Alanı" kaldırılarak, yerine ise özel mülkiyete konu "Ticari Alan" koyulmuştur.
3194 Sayılı İmar Kanunu, sağlıklı ve yaşanabilir yaşam çevreleri oluşumu için düzenli ve planlı bir kentleşmeyi odağına almaktadır. Bu anlamda İmar Kanunu, tüm yerleşmeler için sahip oldukları nüfus büyüklükleri ve niteliklerine bağlı olarak alan büyüklükleri değişen ama her yerleşim için mutlaka bulunması gereken teknik alt yapı alanlarının yapılmasını kaçınılmaz bir gereklilik olarak ortaya koymaktadır. Otogar Alanı, bu çerçevede 3194 s. İmar Kanununa dayanılarak yürürlüğe sokulmuş Plan Yapımına ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 3. Maddesi incelendiğinde "Teknik Alt Yapı" olarak tariflenmiştir. Buna göre "Teknik Alt Yapı Alanı; Elektrik, havagazı, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon ve her türlü ulaştırma, haberleşme ve arıtım gibi servislerin temini için yapılan tesisler ile açık veya kapalı otopark kullanışlarına verilen genel isimdir."
Yine plan yapımına ait esaslara dair yönetmelikte belirtilen standartlarda, Teknik Alt Yapı (yol ve otopark hariç) + 100.000 nüfus için 4 m2/kişi‘dir. Otogar alanı da bu standart kapsamı içinde kalmaktadır.
Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca yapılan imar planı değişikliği, Yönetmeliğin 27. Maddesine de aykırılık teşkil etmektedir. 27/2 maddesine göre, İmar planındaki bir sosyal ve teknik alt yapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir.
Yukarıda yer alan tanımlardan yola çıkılarak dava konusu kullanımın kaldırılmasına konu alanın İlgili Yönetmeliğin 3. maddesinde öngörülen teknik alt yapı alanı içerisinde değerlendirilmesi gerektiği tartışmasızdır. İmar planındaki bir sosyal ve teknik alt yapı alanının kaldırılabilmesi ise ancak ilgili Yönetmeliğin 27/ 2. Maddesi hükümlerine göre; bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilecekken 2635 parselde yapılan değişiklik sırasında bu hükme hiçbir şekilde riayet edilmemiştir. 2635 parsel içerisinde bulunan otogar alanı kaldırılmakta ve fakat yerine aynı nitelikte yeni bir alan kesinlikle yaratılmamaktadır. Bu haliyle yapılan plan değişikliğinin şehircilik ilkelerine ve ilgili mevzuata uygun olduğunu söylemek olanaklı değildir.
2 - Ayrıca Antalya ili şehirlerarası ve kent içi ulaşım sistemi açısından incelendiğinde; bir turizm kenti olan Antalya da yılın belli dönemlerinde gerek yurt içi gerekse yurt dışı olmak üzere küçümsenmeyecek ziyaretçi sayısına ulaşılmaktadır.
Buna rağmen mevcutta Antalya ilinde 1 hava limanı bir de otobüs terminali faaliyet göstermekte, şehirlerarası deniz ulaşımı ya da raylı ulaşım sistemi bulunmamaktadır. Mevcut ulaşım sistemlerinin ilkesel olarak korunması ve geliştirilmesi gerekirken yapılan plan değişikliği ile aksine küçültmektedir.
3 - Antalya kentinde geçmiş yıllarda yapılan bu tür plan bütünlüğünden yoksun, temel trafik akışına uygun olmayan noktasal plan değişiklikleri kent içi ulaşım problemlerini de beraberinde getirmiştir.
Ticari alanların kent içi ziyaret sayısını yoğun ve aynı zamanda periyodik olmamasından dolayı mevcut migros ve otogar kavşağı arası ulaşım aksına önemli bir taşıt yoğunluğu bindireceği de bir gerçektir. Şehircilik ilkeleri açısından bu tür uygulamalar var olan ulaşım düzenlemelerini zorlayacak ve sistemi işlemez hale getirecektir.
4 - Üç farklı ölçekte plan değişikliğinin (1/25.000; 1/5.000 ve 1/1.000) aynı gün onaylanması olanaklı değildir. Böylesi bir uygulama, İmar Kanunu ve bu kanun uyarınca çıkarılmış olan "Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik" hükümlerine açıkça aykırıdır.
Bilindiği üzere 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca Uygulama İmar Planları‘nın Nazım İmar Planı‘na uygun olarak hazırlanması zorunludur. Herhangi bir ölçekte planlarda yapılan değişikliğin onaylanması ve yürürlüğe girmesine ilişkin süreç tamamlanmadan da, bu plana göre yapılacak bir alt ölçekli plan çalışmasının hazırlanması ve onaylanması söz konusu olmayacaktır.
1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği onaylanarak, İmar Kanunu‘nun 8. Maddesinde tanımlanan süreç tamamlanmadan (1 Ay süre ile askıya çıkarılması, itirazların alınması ve değerlendirilmesi ile planın kesinleşmesi) bir alt ölçekte 1/5.000 ölçekte düzenleme yapılması, bu süreç tamamlanmadan da 1/1000 ölçekli uygulama imar planı hazırlanması olanaklı değildir.
5 - Diğer yandan yapılan plan değişikliğine ilişkin alınmış olan karar, yetki kullanımı açısından 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu‘na da açıkça aykırıdır. İlgili mevzuat gereği Nazım İmar Planı değişikliğini yapma ve onaylama görevi Büyükşehir Belediyelerine ait olsa da, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin hazırlanmasında yetki ilgili ilçe belediyesine aittir. İlgili ilçe belediye meclisi tarafından görüşülmemiş olan bir 1/1000 ölçekli plan değişikliğinin doğrudan Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından onaylanması olanaklı değildir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu‘nun, aşağıda yer verilen 7. Maddesinin "c" bendindeki istisnai düzenlemenin ise dava konusu plan değişikliği açısından kullanılması olanaklı değildir.
"c) Kanunlarla büyükşehir belediyesine verilmiş görev ve hizmetlerin gerektirdiği proje, yapım, bakım ve onarım işleriyle ilgili her ölçekteki imar plânlarını, parselasyon plânlarını ve her türlü imar uygulamasını yapmak ve ruhsatlandırmak, 20.7.1966 tarihli ve 775 sayılı Gecekondu Kanununda belediyelere verilen yetkileri kullanmak."
Yapılan değişiklik, ticari alan oluşturulmasına yönelik bir düzenleme olup, doğrudan büyükşehir belediyesine verilmiş bir göreve ilişkin düzenleme olmadığından, yukarıda yer verilen madde uyarınca 1/1000 ölçekli plan değişikliği, İlçe Belediye Meclisi tarafından görüşülerek uygun bulunmadan, doğrudan onaya konu edilemez.
6 - Onaylı plan değişiklikleri planlama tekniği açısından incelendiğinde; hazırlanan 1/25000 Ölçekli Nazım Plan değişikliğinde, değişikliğe konu alana ‘‘Alt Merkez‘‘ (M) tanımı getirilmiş olup 1/25000 Ölçekli Nazım Plan raporunda ki açıklama kısmında Alt Merkezler (M);
"Kentin öngörülen mekansal gelişimi çerçevesinde, mevcut kent dokusuna ve MİA‘ya baskıyı azaltacak kentsel gelişme alanlarında bölgenin ihtiyacının karşılanacağı merkezler" olarak bir tampon kullanım olarak tanımlanmışken, hazırlanan 1/5000 Nazım Plan değişikliğinde yine 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı plan notlarında yer verilen bir başka kullanıma "Merkez Gelişme Aksı"na (MGA) dönüştürülmüş ve yapılaşma koşulu olarak da E=1,50 tanımı getirilmiştir.
Merkez Gelişme Akslarına (MGA) ilişkin Üst Ölçekli Plan tanımı ise aşağıdaki gibidir;
"Ana ulaşım yolları boyunca planlanan merkez gelişme akslarında, büro, iş hanı, çarşı, çok katlı mağaza, banka, otel, sinema gibi sosyo-kültürel tesisler, yönetim tesisleri, özel eğitim, özel sağlık tesisleri vb. yapılar ve bunun gibi tanımlanan kullanışlar yer alabilir. MİA, ikinci derece merkez ve merkez gelişme akslarında, MİA işlevlerinde uzmanlaşma ve yapılaşma durumu da göz önüne alınarak, taşıt-yaya ilişkilerini düzenlemek, otopark sorunlarını çözmek vb. amaçlarla kentsel tasarım projelerine dayalı olarak uygulama imar planlarında revizyon yapılabilir. İmar planlarında belirtilmek kaydı ile üst katlarda konut yapılabilir"
İki kullanım alanının tanımı ve içeriği incelendiğinde; 1/25.000 ölçekli planda bölgeler arasında yüklerin dağıtılmasında bir ara bölge niteliğindeki yoğunluğu düşük alan, 1/5.000 ölçekli planda tamamen ortadan kaldırılmakta, üst ölçekli planın genel yoğunluk ve denge kararları ortadan kaldırılmaktadır.
7 - 1/25000 ölçekli Nazım İmar planı değişikliği ile getirilen ‘‘Alt Merkez‘‘ tanımı ile mevcut 1/5000 Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planındaki mevcut yapılaşma koşulları E=0.35 den E=1,50 ye çıkartılmak istenmektedir. Yoğunluk arttırıcı bu karar gereğince ihtiyaç duyulmakta olan kentsel alt yapıyı güçlendirici çözümler, ilgili mevzuata aykırı olarak geliştirilmemiştir.
8 - Planlama tekniği açısından; hazırlanan 1/1000 ölçekli Uygulama imar Planı değişikliğinde plan değişikliği alanı taraması otogar alanı taraması ile aynı olup planlama alanı içerisine ‘‘Ticaret Akaryakıt ve LPG İstasyonu yapılabilir‘‘ tanımı getirilmiştir. Otogar alanını çevreleyen yapı yaklaşma mesafesi plan değişikliği ile oluşturulan 15 metrelik taşıt yolu boyunca devam ettirilmemiştir.
9 - Hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar planı değişikliği Şehircilik İlkeleri ve İmar Kanunu açısından üst ölçekli 1/25000 Ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğine aykırıdır.
Özet olarak; dava konusu plan değişiklikleri ile;
•· Kamusal nitelikli ve İmar Kanunu‘nun Plan yapımına ait esaslara dair yönetmelik hükmü standartları belirtilmiş teknik alt yapı alanı kaldırılmış yerine ticari alan kullanımı getirilmiştir. Bununla birlikte alt ölçekli planlardaki yapı yoğunluğu mevcut yapı yoğunluğunun üzerine çıkarılmış ve bölgesel yapı dokusu bozulmuştur.
•· Söz konusu Yönetmelikte yapılan değişiklikle iş bu davanın konusu olan 2635 parselde otogar alanından ticaret alanına dönüştürülmesi halinde ortadan kaldırılan umumi hizmet alanının bir eşdeğeri konulmamıştır.
•· Yasada ve Yönetmelikte tanımlanan plan onay süreçlerine uyulmamış, halkın bilgilenme ve itiraz hakları kısıtlanmıştır.
•· İlgili mevzuata aykırı biçimde aslen İlçe Belediyesi‘ne ait bir yetki gasp edilerek 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği doğrudan Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından onaylanmıştır.
•· Yapılan plan değişikliği; planlama esasları, şehircilik esasları yönünden uygun olmadığı gibi kamu menfaatine de aykırı bir işlem niteliğindedir.
HUKUKİ NEDENLER : 3194 s. Kanun, bu kanunlara dayanılarak çıkarılmış yönetmelikler ve ilgili diğer tüm mevzuat,
DELİLLER : Davalı İdare tarafından verilen dava konusu kararlar, plan çizimleri, plan notları ve her türlü belgeyi ihtiva eden işlem dosyaları, itiraz yazıları keşif ve bilirkişi incelemesi ve her türlü delil.
SONUÇ VE İSTEM : Açıklanan ve Mahkemenizce resen saptanacak nedenlerle;
Antalya İli, Kepez İlçesi, Yenidoğan Mahallesi, O25-A2 nolu imar paftasındaki 2635 parsele ilişkin;
18.12.2009 tarih ve 577 sayılı kararı ile yapılan 1/25.000 ölçekli,
18.12.2009 tarih ve 578 sayılı kararı ile yapılan 1/5.000 ölçekli,
18.12.2009 tarih ve 579 sayılı kararı ile yapılan 1/1.000 ölçekli,
plan değişikliklerinin öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve ardından iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.