Etik İlkeler Özlük Hakları
YARGIDAN SON DERS
BASIN AÇIKLAMALARI
Yayına Giriş Tarihi
2011-02-09
Güncellenme Zamanı
2011-02-10 14:58:39
Yayınlayan Birim
BURSA

YARGIDAN SON DERS

Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin 10 Eylül 2009 tarihinde onaylanan 520 sayılı meclis kararıyla Acemler Otobüs İşletmelerinin bulunduğu arazi, 1/25.000 - 1/5.000 - 1/1.000 ölçekli İmar Planlarında "yönetim merkezi" alanından çıkarılarak "özel proje alanına" dönüştürülmüş ve bu alana konut, ofis, otel vb yapıların yapılmasına olanak verilmiştir.

Onaylanan bu plan değişiklikleriyle, kamuya ait bir arazinin özel kullanıma çevrilmesinin önü açılmış, basına ve kamuoyuna yansıyan bilgilerden bu bölgeye otel ve rezidans yapılacağı bilgisine ulaşılmıştır.

Kentimizde başta kent yöneticileri olmak üzere, birçok kesim tarafından park, meydan, okul, sosyal tesis vb kamusal alanların eksikliğinden söz edilmekte ve plansız gelişmeden şikâyet edilmektedir. Kentlerimizde planlı gelişmeyi sağlamak, sosyal donatı alanları oluşturmak ve kentsel yaşam kalitesini yükseltmek yerel yönetimlerin asli görevidir. Ancak sözde kentleşme adı altında, elde bulunan en önemli arazi parçalarından vazgeçilmekte, bu araziler bireysel mülkiyete konu edilerek yeni konut ve iş alanlarının açılması sağlanmaktadır. Kamu arazileri satılarak gerçekleşen bu yoğun yapılaşma sonucunda ise yeni alanların kentte yarattığı yığılma sorunlarının ve trafik kargaşasının çözülmesi için büyük çaba ve kaynak harcanmaktadır. Bu tür gelişmelerin tüm kente büyük maliyetler ödetmemesi için bu satışlardan vazgeçilmesi, çok daha akılcı, ekonomik ve kent halkı lehine olacaktır.

Kamu arazilerinin kısa vadeli ekonomik kaygılarla, "sat- kurtul" yaklaşımı ile elden çıkarılması, kamu yararına aykırı, mirasyedi bir uygulamadır. Devletin Anayasa ile tanımlı sağlıklı yaşam çevreleri oluşturma görevi ve şehircilik ilkeleri kapsamında kamunun kullanacağı, halkın dinleneceği, eğleneceği, eğitim alacağı mekânlar oluşturulması, bu alanların satılarak gelir elde edilmesinden çok daha öncelikli ve üstün kamu yararına uygun olacaktır.

Son yıllarda kentimizde kamunun arazileri rant baskısı ve spekülasyonlar altında elden çıkarılmaktadır. Mudanya yolundaki T.K.İ arazisi tüm yargı kararlarına rağmen Korupark‘a, Terminalin önündeki kamuya ait arazi Anatolium AVM‘ye, Fomara Caddesindeki Belediye Arazisi bir anda Alman Hastanesine dönüşmüştür. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.

Bunun son örneği BOİ arazisinde tekrarlanmak istenmiştir. TMMOB Şehir Plancıları Odası Bursa Şubesi olarak diğer örneklerde sergilediğimiz dik duruşu, bu alana ilişkin plan değişikliklerinde de sergilemiş ve konuyu yargıya taşımış bulunmaktayız.

Başvurumuz üzerine Bursa 2.İdare Mahkemesi tarafından 2010/217 esas sayılı karar ile onaylanan plan değişikliğinin;

•-       Bölgenin Özel Proje Alanı olması yönünde davaya konu plan değişikliğini zorunlu kılacak hiçbir gerekçe bulunmadığı,

•-       Bölgenin yönetim merkezi olarak planlanması nedeniyle hizmet bütünlüğü açısından bu yönde hizmet vermesinin doğru ve yerinde olduğu,

•-       Plan değişikliğiyle getirilen yeni kullanımların ulaşımı olumsuz etkileyeceği,

•-       Planla kamu kullanımına ayrılmış ve mülkiyeti de kamuya ait bir alanın özel mülkiyete konu olabilecek kullanım kararıyla yapılaşmaya açıldığı,

•-       Bursa kentsel yerleşmesi içerisinde emsal:2,00 yoğunluğunda bir otel veya konut yerleşmesinin yerinin niçin burası olduğuna dair herhangi bir araştırma yapılmadığı,

•-       Planla getirilen yapılaşmanın 1/25.000 - 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planının ana kararlarını bozucu nitelik taşıdığı ve 1/1000 ölçekli planın yapımında büyükşehir belediyesi değil ilçe belediyesinin yetkili olduğu,

Gerekçeleriyle BOİ arazisinin satışına olanak sağlayan plan değişikliğinin yürütmesini durdurmuştur.

Mahkeme kararı üzerinden daha birkaç hafta geçmiş iken Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından "Olağanüstü meclis toplantısında" aynı bölgeye yönelik tekrar bir plan değişikliği onaylanarak bölge turizm tesis alanına dönüştürülmüştür.

Yargının YÜRÜTMEYİ DURDURMA kararı verdiği bir bölgeye, hem de OLAĞANÜSTÜ meclis kararı ile idari işlem tesis edilerek HUKUK DEVLETİ yok sayılmıştır. Mahkeme kararları sadece hüküm fıkrası ile değil gerekçeleri ile de bağlayıcıdır. Bu nedenle alınan bu meclis kararı açıkça mahkeme kararına aykırı olup suç teşkil etmektedir.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından geçen ay içinde yaşanan sel baskını gibi olağandışı durumlarda OLAĞANÜSTÜ toplanmayan Belediye Meclisi, BESOB Sanayi Sitesi ve BOİ arazinde olduğu gibi yargı kararlarını bertaraf etmek için toplanmaktadır. Ne kadar acıdır ki, can kaybının yaşandığı sel baskını, Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclisi gözünde BOİ Arazisinin satışından daha az önemli görülmektedir.

Biz buradan bir kez daha Bursa Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere tüm belediyelere sesleniyoruz. Kentlinin arazisi satılarak belediye‘ye kaynak yaratılamaz, ancak kentin geleceğine ipotek konulur. Biz yaptık oldu mantığıyla, yargı kararlarına rağmen, yargı kararları hiçe sayılarak, sözde belediyelere kaynak yaratmak adına kamu arazilerinin satışına son verilerek, bu arazilerin kentin ve kentlinin olması gerektiğini bir kez daha dile getiriyoruz.

Biz diyoruz ki KAMU ARAZİLERİ KAMUNUN OLMALIDIR. ARAZİMİZE DOKUNMA!!

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>