Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmasına göre, “sanitasyon” koşullarının iyileştirilmesi için yapılan her bir dolarlık harcamanın ortalama yarattığı ekonomik faydası 7 Dolar dır. Dünya Sağlık Örgütü gibi Birleşmiş Milletlere bağlı kuruluşlar da temel altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesinin ekonomik büyüme ve yoksulluğun azaltılmasına pozitif katkısı olduğu görüşünde birleşmektedirler.
Hazine arazilerinin satışından vazgeçilmeli. Kamu arazileri hepimizin. Koşulsuz ve kısıtsız bireysel mülkiyete konu edilmesi kamu ve toplum yararının unutulduğunun bir göstergesi. "Kullanım değeri" unutularaksa kent ve kamu yararına bir planlama yapılamaz
İnsan yaşamı ve yerleşmeler ile ekonomik gelişme için olmazsa olmaz bir gereksinim olan su, şehir ve bölge planlama disiplininin ilgi alanı içerisinde mekan plancıları için önemli bir veridir.
Antalya kenti üzerinde yapılan bu değerlendirme aynı zamanda diğer kentlerimizdeki sorunları ve çözüm önerisiyle de çakışmaktadır. Özünde herşey ulusal bir su politikasının olmamasından kaynaklanmaktadır.
Birleşmiş Milletler, 2002 yılında sağlıklı suya erişimi bir insan hakkı olarak kabul etmiş ve 2005 yılında “yaşam için su” konulu 2005 – 2015 yıllarını içine alan on yıllık bir program dönemini başlatmıştır. Programın hedefi, güvenilir içmesuyuna ve kullanılan suyun uzaklaştırıldığı basit bir sisteme ulaşamayan nüfusun sayısını yarıya indirmektir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmasına göre, “sanitasyon” koşullarının iyileştirilmesi için yapılan her bir dolarlık harcamanın ortalama yarattığı ekonomik faydası 7 Dolar dır. Dünya Sağlık Örgütü gibi Birleşmiş Milletlere bağlı kuruluşlar da temel altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesinin ekonomik büyüme ve yoksulluğun azaltılmasına pozitif katkısı olduğu görüşünde birleşmektedirler.
Hazine arazilerinin satışından vazgeçilmeli. Kamu arazileri hepimizin. Koşulsuz ve kısıtsız bireysel mülkiyete konu edilmesi kamu ve toplum yararının unutulduğunun bir göstergesi. "Kullanım değeri" unutularaksa kent ve kamu yararına bir planlama yapılamaz
İnsan yaşamı ve yerleşmeler ile ekonomik gelişme için olmazsa olmaz bir gereksinim olan su, şehir ve bölge planlama disiplininin ilgi alanı içerisinde mekan plancıları için önemli bir veridir.
Antalya kenti üzerinde yapılan bu değerlendirme aynı zamanda diğer kentlerimizdeki sorunları ve çözüm önerisiyle de çakışmaktadır. Özünde herşey ulusal bir su politikasının olmamasından kaynaklanmaktadır.
Birleşmiş Milletler, 2002 yılında sağlıklı suya erişimi bir insan hakkı olarak kabul etmiş ve 2005 yılında “yaşam için su” konulu 2005 – 2015 yıllarını içine alan on yıllık bir program dönemini başlatmıştır. Programın hedefi, güvenilir içmesuyuna ve kullanılan suyun uzaklaştırıldığı basit bir sisteme ulaşamayan nüfusun sayısını yarıya indirmektir.